Kahramanmaraş’ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerde halk ağır hasar gördü. Hatay 6.4 ve 5.8 büyüklüğünde iki depremle daha sarsıldı. Son iki deprem nedeniyle bazı binalar yıkılırken Hatay’da incelemelerde bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AFAD İl Koordinasyon Merkezi’nde son durumu aktardı.
“BAĞAKTA ARAMA KURTARMA ÇALIŞMALARI YAPILMAKTADIR”
Deprem Hareketliliğinin devam ettiğini söyleyen Bakan Soylu, ağır hasarlı ve hemen yıkılacak olan binalara girilmesinin yasak olduğunu belirtti. Soylu, “Depremin neden olduğu enkazda arama kurtarma çalışması yapılıyor. Ağır hasarlı binalar bulundu. Bu tespit çalışması devam ediyor. Vatandaşlarımızı bilgilendirmek isteriz. Bu sonuçlar kesin sonuç değildir. İtiraz edilebilir. . Evi hafif hasarlı olan bir vatandaş yeniden değerlendirilmesini isterse ekipler tekrar oraya gidecek.” söz konusu.
“HASARLI BİNALARA GİRMEK YASAKTIR”
Soylu, “Bu çalışma tamamlanana kadar herhangi bir işlem yapılmayacak. Acil durumda yıkılacak binalara girmek kesinlikle yasaktır. ‘Eşyam orada, 1 saat giriş’ diye bir şey yok. artçı deprem faaliyetinin devam ettiğini bize gösterdi” diye konuştu. Bu evlere kimse girmeyecek. Buradan eşya taşımak için bir işlem yok, yasak, yasak.” ifadelerini kullandı.
“İYİ YARDIMLAR YAPILACAK”
Soylu, “Ağır hasarlı binalarımızda geçmişten gelen bir prosedür var. Ağır hasarlı binalara da girmek yasak. Bir binaya girip girilmeyeceğine hocalarımız karar veriyor. Kısa süreli bir binaya da sonrasında girmek yasak. art arda gelen sarsıntılar.Ayrıca ağır hasarlı binalara girilmesi yasak.Peki ne yapılacak?Daha önceki uygulamalarımızda olduğu gibi hem AFAD hem de Aile Bakanlığımız eşya yardımı yapacak.Çalışma yapılıyor.Her yıl bu ölçümleri belirliyoruz. Yılbaşı gecesi ama burada farklı bir durum var, ‘Bu şehirleri nereye kuracaksınız?’ Söz meselesi.Yapılmasını tavsiye ettik.
“Kirayı artıranların vicdanı yok”
Başka bir sorun daha var. Nakliyede fahiş fiyatlar gördük. Bunun için Allah’tan başka devlet de hesap sorar. Burada insanlar hayatlarını kurtardı. İstismar etmek kötülüktür. OHAL çerçevesinde gerekli talimatları verdik. Fahiş veya zorlayıcı bir kusur görüldüğü takdirde gerekli işlem yapılacaktır. İlgili sivil kuruluşlar ve ilgili ticaret odaları da bu tespiti yapmalıdır. Bu ahlaki bir rahatsızlıktır. İşini hakkıyla yapana da haksızlık yapılıyor. Ben meslek odalarının yerinde olsam onları tek tek tespit eder ve bir daha üye olmamalarını sağlardım. Keşke bizim de böyle bir yasamız olsa ömür boyu ticaret yapmaları yasaklansın. Öbür dünya korkusu ortadan kalkmış olan insanoğlu bu konuyu fırsata çevirmeye çalışmaktadır. Kiralarda önemli bir artış başka bir suistimaldir. Saatlerce, günlerce o enkazın altında kalıp Allah’ın izniyle hayatta kalanların bedelidir. Bu parada bir hayır görmüyorsanız. Bu kirayı artıranlar vicdansızdır. Çünkü bu 1 yıl boyunca hep birlikte üstleneceğimiz bir süreç. Bu sadece bir hukuk meselesi değil, bir etik meselesidir.
“KİRACILARA KİRA DESTEĞİ SAĞLAMAK İÇİN ADIM ATILDI”
Konteyner kent ile ilgili koşulların bir dizini vardır. Elbette bu şehirlerin sosyal tesisleri var. Köylerde ihtiyaç sahibi varsa, evi yıkılmışsa ve başka yere gitmiyorsa evinin önüne konteynerler getirdik. Kimler yararlanabilir? Her şeyden önce, çöken bir meskeni olanlar, ağır hasarlı olanlar ve acil bir durumda yıkılacak olanlar konteynerden yaralanabilir. Geçmişte de böyleydi şimdi de böyle. Fiili meskeni yıkılmış ve başka oturacak yeri olmayan, fiili meskeni orta derecede hasarlı ve yer kalmışsa oturacak meskeni olmayan kiracılar. Buradan 15 bin TL taşıma parası alabilirsiniz. Kaideler öncekiyle aynıydı. Kiracıya 2 bin TL kira bedeli veriyoruz. Daha önce hiç böyle bir temel verilmemişti. Kiracılara kira zammı verilmesi için adımlar atıldı.”
